Heyecanımız da amatörlüğümüz de büyük. Geçmiş zaman kullanmayı istiyor gönlüm ama yok. Hala ikisi de büyük

Okmeydanı’nda kadınların sık sık bir araya gelebildiği, sosyalleşebildiği ve dayanışabildiği bir alan Okmeydanı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Ok-Der). Bizim aramızdaki münasebet geçen baharda kuruldu, çocuklarla atık malzemelerden oyuncak yapmaya çalışırken. Mahallede kaybola kaybola yolumu buldum ilk birkaç sefer. Sonra türlü çaycılarda aldık soluğu atölye bitişlerinde. Çocuklar heyecanlıydı, biz de heyecanlıydık. Yeni muhabbetler kuruldu, her demlenen çayla. Ok-Der’in kocaman bir mahalle dayanışma ağına dahil olduğunu ve ayrıca çapı bütün şehri kapsayan kentsel dönüşüme, mahallenin soylulaştırılmasına karşı örgütlendiğini sonradan öğrenecektim. İki üç saatte o kadar çok trafiğe, aksiyona gebe ki burası, izlemesi bile insanı yorabiliyor: Yardımlar toplanıyor, dağıtılıyor, bu arada çay demleniyor, bir şeyler atıştırılıyor, çocuklarla, kadınlarla atölyeler yapılıyor…

2016 sonbaharında hepimizi çok heyecanlandıran bir şey oldu dernekte: Kadın Kadına Mülteci Mutfağı kuruldu. Objektif yazabilmek zor çünkü kendimi içinde buldum bir anda. Bir baktım oraya buraya koliyle reçel taşıyorum, sürekli oraya buraya mesajlar, e-mailler atıyorum. Şimdilik 17 kadar Suriyeli mülteci kadının içinde yer aldığı bu grup, reçeller, turşular yapmaya başladı. Elma, ayva, nar, havuç, balkabağından reçeller; lahana, biber, salatalıktan turşular yapıldı, renk renk, boy boy. Dayanışma çağrıları yaptık, gelin ses katın sesimize bir çırpıda büyütelim dayanışmayı. Öyle de oldu. Heyecanımız da amatörlüğümüz de büyük. Geçmiş zaman kullanmayı istiyor gönlüm ama yok. Hala ikisi de büyük.

Son birkaç yıldır, kocaman, ‘çok resmi’ politikaların içinde, kendime mahalle dayanışmalarıyla, yerelde örgütlenmenin güzelliğiyle yer bulmaya, nefes almaya çalışıyorum. Çünkü aslında mahallelerimizde bir arada yaşayamazsak, neye yarar örgütlenmek? Nasıl çözebiliriz bir arada olma pratiklerini? Kelimenin her anlamıyla yan evdeki komşumuz olan Suriyeliler artık mahallelimiz. Tarlabaşı’nda, Yarımburgaz’da, Okmeydanı’nda, Kurtuluş’ta… Nasıl görmezden gelinebilir ki o kadar insan ya da daha önemlisi nereye kadar? Suriyeli sığınmacıların yasal statüsü belirsizliğini koruyadursun, aldıkları yardıma ya da vatandaşlıklara dair binlerce asparagas haber çıkadursun, biz bir arada yaşamaya, bir arada durmaya çabalıyoruz. Çocuklarla atölye yaparken ufak ufak muhabbetlendiğimiz kadınlar, şimdi dayanışmayı büyüttüğümüz yol arkadaşlarımız oldu. Ok-Der, konumu itibariyle hem Suriyeli mültecilerle mahalleli arasındaki ilişkileri kuruyor; hem buluşma noktası oluyor sosyalleşmeler için hem de dayanışmanın örüldüğü yer haline geliyor. Şimdilik akmasa da damlaya damlaya büyümeyi hedefliyor Mutfak. Zira herkes farkında yardımların sonunun gelebileceğinin, insanların kendi ayakları üzerinde durabilme özgüvenine ihtiyaç duyduğunun ve en mühimi, kadınların güçlenmesinin çocuklar için de mühim olduğunun.

Benim için ve muhtemelen birçok insan için bu dayanışmaya destek vermenin en mühim kısmı kadın dayanışmasını içeriyor olması. Çünkü biliyoruz, kadın dayanışmasının güçlendiriciliğini, bir arada olmanın önemli olduğunu. 8 Mart da olabiliyor bu, sokakta birbirini kollamak için göz göze gelmek de, komşuculuk yapmak da. Çünkü biliyoruz yalnız olmamak, bir araya gelip reçel yapmak, o reçelleri dağıtmak, kurulan bütün o muhabbetler güçlendiriyor herkesi. Devam etmek için yakıt sağlıyor.

Ne şanslıyız ki dayanışmanın mühim olduğunu fark eden yol arkadaşlarımız oldu, onlarla büyümeye devam etmeyi umuyoruz. Muradımız her dayanışma ağı, kolektif çaba gibi Kadın Kadına Mülteci Mutfağı’nın da sürdürülebilir olması ve işlemeye, kadınlar için güçlendirici bir şey olmaya devam edebilmesi. Şimdilerde, Taksim’de, Kurtuluş’ta, Kadıköy’de dayanışma gösteren mekanlar aracılığıyla reçel ve turşularımıza ulaşılabiliyor. Bir de ayrıca bir mutfağımız olsun diye çabalıyoruz. Tüm bunların sürdürülebilirliği için dayanışma ağını büyütebilmemiz, işler halde tutabilmemiz gerekiyor. Belki siz de yardımcı olabilirsiniz, kimbilir? Her türlü dayanışma fikri, teşebbüsü için Facebook grubumuz Kadın Kadına Mülteci Mutfağı ya da [email protected] adresleri üzerinen bizimle iletişim kurabilirsiniz. Zira herkes için gitgide sertleşen, çetinleşen politik fırtınaların içinde sakin, aklı başında durabilmenin küçük ihtimallinden biri de bu.

Bir cevap yazın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.