1993 yılı 8 Mart’ına Bosna’da yaşanan tecavüzlerle ilgili haberlerin ve tepkilerin yoğunlaştığı bir dönemde girildi. İstanbul’da feminist kadınlar Ocak ayında, Bosna-Hersekli Müslüman kadınlara yönelik tecavüz kamplarında, toplama kamplarında, kişilere ait evlerde ve genelevlerde gerçekleştirilen tecavüzlerin tesadüf olmadığı ve savaşların ayrılmaz bir parçası olduğundan hareketle bir kampanya başlatmıştı. Kendilerine “Tecavüze karşı feminist grup” adını veren grup, bir bildiri ve duvar gazetesi hazırlayarak bunları yaygınlaştırmıştı.
8 Mart 1993 için Mor Çatı, Kadın Postası, Tecavüze Karşı Feminist Grup ve Minerva grupları “Kadınlar Sokakta” başlığıyla Beyoğlu Turnacıbaşı sokağında 7 Mart’ta gün boyu açık olacak bir sokak etkinliği planladılar. Bu etkinlikte asılacak döviz ve pankartlarda ana tema olarak “Bosna’da tecavüze uğrayan kadınların yanı sıra günlük yaşamda, işyerinde, sokakta, evlilik içindeki tecavüzler” olmasına karar verildi.
Hava karlı ve soğuktu. Turnacıbaşı sokağı girişi tel örgülerle çevrildi. Sokakta her grubun stantları yan yana dizildi. Her grup standa kendi bildirilerini, broşürlerini koydu. Gelenlere dağıttı.
Sokağın başında bir köşede bir kadın maketi vardı. Maketin üzerinde birinci yazıda, “Baba, Koca, Devlet Denetimi İstemiyorum” yazıyordu. Aynı maketin üzerinde denetimcilerin dökümü de yazılmıştı: baba, koca, medya, orman bekçisi, okul müdürü.
Tel örgüler, pankartlarla, gazetelerden kesilmiş kupürlerle donatıldı.
Pankart ve dövizler şunlardı:
“Bedenimizden, emeğimizden, kimliğimizden, ellerinizi çekin!”,
“Kadınlar kurtuluşumuz için el ele”,
“En bilinen savaş aletleri, tank-top-tüfek penis” (Burada i harfi penis şeklinde yazılı),
“Penis ruhsatsız silah”,
“Ev kadını da olsak, zanlı ya da tutuklu, bedenimiz bizimdir”,
“Penis, ceza ve şiddet aracı mı?”,
“İstemediğim her cinsel ilişki tecavüz”,
“Utanma, öfkelen”,
“Gizleme, teşhir et”.
“N.T.’yi unutmadık”
“Fahişeye tecavüzde cezayı hafifleten 438. maddenin N.T.’sı”.
