7 Haziran 1968 günü Londra’da Ford Dagenham fabrikasında dikiş makinelerinde çalışan 187 kadın işçi, cins ayrımcılığına karşı “eşit işe eşit ücret” için greve gittiler.

Dikiş makinelerinde çalışan erkekler yarı kalifiye işçi sayılırken, kadınlar ise kalifiye olmayan olarak görülüyor ve dolayısıyla erkeklerin aldığı ücretin ancak yüzde 85’ini alabiliyorlardı. Ford patronları, kadınların “yarı kalifiye” düzeyine çıkarılma isteğini reddedince grev başladı. Hepsi ilk kez greve çıkan kadınların kolektif mücadele deneyleri yoktu. Karşılarında ise o sıralarda Hindistan’ın Gayrı Safi Milli gelirine eşit yıllık geliri olan Ford vardı. Kadınlar üç hafta grevde kaldı. Ford’un Halewood fabrikasındaki 195 kadın da onlara katıldı. Grev Ford’un bütün otomobil üretimini durdurdu.

Kadın işçilerin üyesi olduğu sendikanın sadece bölge yöneticisi grevcilere tam destek verdi.  Sendikanın genel yöneticileri ise destek vermedi. Ancak kadın işçiler sağlam durdular, dayanışmayı yükselttiler. Ve kazandılar. Kadın işçiler, direnişin sonunda ücretlerinin, aynı işi yapan erkek işçilerin ücretlerinin yüzde 92’sine kadar yükseltilmesini sağladılar.

Ford Dagenham grevi kadın işçilerin örgütlenmesine ve aynı zamanda kadın hareketine çok büyük bir ivme kazandırdı. Sendikaların kadın işçi sayısı hızla arttı. 1970’de Eşit Ücret Yasası çıktı. Dagenham’ın kadın grevcilerinin mücadelesi milyonlarca kadına kötü yaşam koşullarına karşı mücadele etmek için cesaret verdi, yol gösterdi.

Grev,  2010 yılında bu konuyu işleyen “Made in Dagenham” isimli yarı belgesel bir filme konu oldu.

Bir cevap yazın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.