“Ben devrimci bir feministim. Çünkü özgür olmak istiyorum. Burada bulunuyor olmanız benim için çok önemli çünkü bu, sizin de bu devrimi, kendi devriminiz olduğu için istiyor olduğunuz anlamına geliyor. Eğer mücadele etmeye cesaret edersek, bunu kazanmaya cesaret edersek dünyayı yerinden oynatırız.” [Pat Parker’ın 1980 yılındaki Basta! Emperyalizm ve 3. Dünya Savaşı Kadın Konferansı’ndaki (Basta! Women’s Conference on Imperialism and Third World War) konuşma metninden.]

Lezbiyen feminist, şair ve sıkı bir aktivist olan Pat Parker (Patricia Cooks) 20 Ocak 1944’te doğdu. İşçi sınıfına mensup bir ailede büyüyen Pat Parker’ın yazma arzusu çok küçük yaşlarda başladı.

İlk şiirlerini annesi için hazırladığı sevgililer günü ve anneler günü kartpostallarına yazan Pat Parker, Texas’taki hayatında okuldan daha heyecan verici bir şey olmadığını anlatırken “Gidebileceğim yerler arasında sadece okul ve kilise vardı. O nedenle okula gitmek benim için özgürlüktü,” der. Lise birinci sınıftayken okul gazetesinin editörlüğünü üstlenmesi hem Pat Parker, hem de okul için bir ilk olur.

17 yaşında üniversite için evden ayrılır, 18 yaşında Siyah Panter Partisi’nden yazar Ed Bullins ile evlenir. Ed Bullins’le evliliği fiziksel ve duygusal şiddetle dolu geçer. Şiir yazmaya kocasının yazdığı hikayeleri sürekli yırtıp atmasından bıktığı için başlamış olmasından bahsederken, “Artık bıkmıştım. Bundan böyle şiir yazmaya başlayacaktım çünkü onun şiir hakkında en ufak bir fikri yoktu. Yazmaya başlayınca şiiri daha çok sevdiğimi fark ettim.” Ed Bullins’le üç yıl evli kalan Pat, bir röportajında ondan sekiz defa ayrılmaya çalıştığın, evi terk ettiğini ama her seferinde Ed’in gelip onu bulduğunu anlatırken aslında ondan “ölesiye” korktuğunu ifade eder. Yaşadığı evi içi şiddet, kocasının onu merdivenlerden aşağı iterek düşük yapmasına sebep olduğu noktaya geldiğinde kararını verir; ölmek istemiyorsa gitmek zorundadır. Bu yaşadıklarına bu kadar zaman neden tahammül ettiği sorusuna “Çok gençtim, cahildim ve bunu yaşıyor olduğumu kabul etmek istemiyordum,” diye cevap verir.

1960’ların sonunda geldiğinde, “Tamamen bir saçmalıktı, aslında lezbiyen kimliğimden kaçıyordum” diye bahsettiği ikinci evliliğini de sonlandırmış ve Houston’a geri dönmüştür. Kendini lezbiyen olarak tanımlamaya o yıllarda başlayan Parker, hayatında ilk kez bir lezbiyen barına gittiğinde hissettiklerini yuvaya dönmek gibiydi diye tarif eder ve ilk kez bir kadınla seviştikten sonra “artık doğru yolu bulmuştur.”

Pat Parker’ın politize oluşu ilk gençlik yıllarında Kara Panter Partisi’yle olan ilişkisi doğrultusunda olmuş olsa da ikinci evliliğinin ardından açık bir lezbiyen olarak yüzünü daha radikal bir rotaya çevirmiş, sözünü kadın hakları ve eşcinsel hakları üzerine söylemeye, teması çoğunlukla lezbiyen aşklar, yakından tanığı olduğu ev içi şiddet, kadın cinayetleri, erkek şiddeti olan şiirler yazmaya başlamıştır. 1978’te yazdığı Womenslaughter (Kasıtsız Kadın Öldürmek) isimli şiirini kız kardeşi Shirley’nin kocası tarafından öldürülmesi üzerine yazmıştır. Shirley’nin katili cinayetten değil, “kasıtsız kadın öldürmekten” suçlu bulunmuştur.

Her things were his / Her şeyi onundu

Including her life. / Hayatı dahil.

Men cannot kill their wives. / Erkekler karılarını öldüremez,

They passion them to death. / Onları öldüresiye severdi.

             (Womenslaughter, 1978)

1969 yılında Audre Lorde ile tanışmaları ölümüne dek sürecek bir dostluğun başlangıcı olur. Farklı eyaletlerde yaşamaları, yoğun turneleri sebebiyle ilişkilerini çoğunlukla mektuplar üzerinden devam ettirirler. Aralarındaki duygusal yakınlık fiziksel mesafelerin uzaklığından etkilenmese de Lorde’ye yazdığı bir mektubunda Parker, “onunla uzun uzun oturup konuşabileceği zamanı iple çektiğini” yazar. 1975’te yazdığı başka bir mektubunda ise lezbiyenliğini annesine ilk defa açıkladığında yaşadığı hayal kırıklığını şu şekilde anlatır: “Cesaretimi toplamam üç günümü aldı. En sonunda gidip ona söylediğimde verdiği tek cevap, ‘sen mutlu olduğun sürece benim için hiçbir sorun yok’ oldu. Hevesim kursağımda kaldı. Sekiz yıldır bu anı bekliyordum ve aldığım cevap sadece bu. Ne bana bağırdı, ne de şok oldu.” (Temmuz, 1975)

Parker’a meme kanseri teşhisi konduğunda ondan seneler önce bu hastalıkla mücadele etmiş olan Lorde’a akıl danışır, ondan tavsiye ister. Lorde bir mektubunda şöyle yazar:

“Üretememenin dehşetine kapılma, verdiğin kararın haklılığını sorgulama. Mutfak lavabosuna, su tesisatına ve her zaman yenilenmesi gereken duvar boyasına dikkat et ama unutma, bedeninin de yaratmaya ihtiyacı var. Bunu hak etmediğini ya da buna ihtiyaç duymayacak kadar iyi olduğunu söyleyen duygulara karşı gözünü dört aç. İçinde biriktirmiş olduğun nefretten ve incinme korkundan uzak dur.” Lorde ve Parker’ın dostlukları mesafelere rağmen hastalıkta ve sağlıkta devam eder. 1988 kışında Lorde, “İkimiz de incinmeye çok açık kadınlarız. Ancak incinebilirliğimiz bizi yetersiz değil, güçlü kadınlar yapan en büyük kuvvetimiz. Seni seviyorum. Ve eğer ki bana ulaşmaya çalıştığında seni duyamadığım zamanlar olduysa bu sözcükleri aramızda asılı kalan sessizliğin yerine koy,” diye yazar.

Aktivist kimliğini şair kimliğinden ayrı tutmayan Parker, 1980’de Siyah Kadınların Devrimci Konseyi’ni (Black Women’s Revolutionary Council) kurmuş, Kadın Yayınları Kolektifi’nin (Women’s Press Collective) oluşumunda rol almış ve 1978’den kemoterapi sürecinin onu engellemeye başladığı 1988 yılına kadar Oakland Feminist Kadın Sağlığı Merkezi’nin yöneticiliğini yapmaya devam etmiştir.

1989’da hayatını kaybeden Parker, Miras (Legacy) isimli şiirinde bize seslenir;

Let the world stand screaming / Bırakın dünya avazı çıktığı kadar bağırsın

You will mute their voices  / Onların sesini boğacaksınız

with your life.     / varlığınızla.

Kaynakça:

https://broadly.vice.com/en_us/article/9kgw57/pat-parker-audre-lorde-black-lesbian-revolutionary-poetry

https://www.radcliffe.harvard.edu/schlesinger-library/blog/pat-parker-and-audre-lorde-letters

http://www.amusejanetmason.com/Park_Parker1.htm

https://www.bitchmedia.org/article/bitch-interview/pat-parker-audre-lorde-letters https://www.youtube.com/playlist?list=PLkn8BIuAcXm8FeU0Hu6EOkZEGeMmiMSId

Bir cevap yazın

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.